Ne yaşlanması oğlum hasta mısınız? Ben inanmıyorum
yaşlanmalara filan… Bugün varmışız, yarın yokmuşuz ya zaten… nereye
yaşlanıyorsun lan? Başlamadan bitiyormuş zaten hikaye, çoklarına göre. Pıt diye
geldik (gerçi bunu anneme sorsan, muhtemelen “nah pıt diye geldin!” derdi ama
neyse), hop diye de gideceğiz işte… bu kadar basit. Neyi zorluyorsun ki?
Yaşlanacakmış… bir de kibarcası var yaş alacakmış… olgun ve erdemli yetişkinler
olacakmışız… Bırakın bu işleri, öleceğiz oğlum bugün-yarın. Eli kulağında
gittik gidiyoruz neredeyse işte.
Başlarım yaşlanmasına o zaman, reddediyorum. Size de
tavsiye ederim, çok eğlenceli. Sen altı yaşındaymışsın gibi davrandığın
müddetçe, kimse aksinde diretemez… hayır,
yalan söyledim. Pek âlâ da diretebilirler, ama kim takar? Altı yaşındayım oğlum
ben, dünya ipimde değil ki… Sen istediğin kadar yırtın dur karşımda, ben akşam
annem köfte-patates yapacak mı? onun derdindeyim.
Hop! Bak bitti, öldü orada birisi duydun mu?
Duymadın tabii, nereden duyacaksın ki? İşin gücün var senin, büyüdün, olgun bir
kariyer insanısın. Daha evleneceksin, çocuk yapacaksın… belki çok paran olursa
genç bir karı da bulur takılırsın. Ulan sıra sana gelince çok güleceğim ha,
bunu böyle bilesin.
…
Hop! Öldün, gördün mü? “E… ama daha yeni
başlamıştık… yaşlanmayacak mıydık? Karı-kız, ev-araba, hayaller…?” Öperler
adamın hayalini o noktada. Öldün oğlum. Bitti film. Ne yaşadın? Çok çalıştın,
çok kazandın mı? Çoluk çocuk filan harap olmuşlar arkandan, yazık… Hahaha çok
salaksın lan. Keyif aldın mı bari, ondan haber ver? Çocuklardan belli gerçi,
birkaç defa seks yapabilmişsin en azından. Bu yüzden tebrik ediyorum seni güzel
kardeşim. Ama şahsen ben başka bir şey göremedim senin hayatında… çok ciddiye almışsın
her boku, çok gerçek yaşamışsın, çok hayat adamı olmuşsun… içim parçalandı.
Kusura bakma ama, hahahaha öldün lan resmen!
Haa mirasından pay alamayacağım belliydi zaten,
tanışmıyoruz bile neticede. “Beni tanımayanı ben hiç tanımam anasını satayım!” ,
diye atarlanasım yok diyemem, ama ben seni birazcık tanıyor gibiyim. Senin gibi çok
var hacı. Neyse dur şimdi, zaten ölmüşsün çok üstüne
gelmek istemem… Hahaha! Lan, resmen hâlâ komik be!
Esas diyeceğim o değildi ama bak, bana mirasından
pay bırakmadığın için teşekkür ediyorum sana. Vallahi oğlum! Para kesin bozardı
beni, gider salonun ortasına jakuzi filan yaptırırdım ben. İçimde bir yerlerde
hayvanca bir görgüsüzlük var hissediyorum.
Gerçi düşününce şurada bir jakuzi olaydı da,
bunları kıçım donarak değil, sıcacık köpüklü sular içinde yazaydım fena mı
olurdu? Of… içim bir tuhaf oldu, gidip bir duş muş alayım da kendime geleyim.
Ne? İçine sıçayım mı dedin? Hahaha! Ulan geri zekâlı nereye sıçıyorsun? Öldün
ya sen, unuttun mu?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder